Günlük hayatta dejavu etkisi

 

 

Birçok insan günlük hayatında yaşadığı bir olayı daha önceden yaşamış gibi hissetmektedir. Genelde insanlar ilk kez geldiği bir yere daha önceden gelmiş olduğunu sanmaktadır. Bu olaya Fransızca’da “zaten görülmüş” anlamına gelen ‘dejavu’ kelimesi denilmektedir. Dejavu o anda gördüğünüz ya da deneyimlediğiniz bir olayı daha önceden gördüğünüzü ya da deneyimlediğinizi sanma veya hissetme halidir. Bu yazıda dejavunun halk arasındaki , bilimdeki , kuramlardaki yeri incelenecektir. Dejavu yaşamanın psikolojik rahatsızlıklarla ilgisi olup olmadığı , islam dinine göre dejavunun ne olduğu saptalamaları anlatılacaktır.Dejavu hakkında çekilen filmlerden bahsedilecektir.

 


Halk arasında dejavu;

Bu olayın nedenleri,halk arasında birçok şekilde izah edilmektedir. Kimisi reenkarnasyon,müneccimlik ya da geleceği görme gibi bilim dışı konulara bağlamaktadır. Bazı insanlar dejavu yaşadıktan sonra ardından gelen anı tahmin edebildiğini söylemektedir. Bundan dolayı halk arasında bazı kişiler dejajvunun olağandışı bir şey olduğunu söylemektedir.


Bilimde dejavu;

Bilim literatüründe dejavu ilk defa 1928 yılında Edward Titchener’ın ‘Bir Psikoloji Kitabı’ isimli kitabında tanımlanmıştır. Dr. Titchener durumu şu şekilde izah etmektedir: Beyin,bir deneyime yönelik olarak tam bir algı üretmeden önce,kısmi bir algı yaratır. İşte bu kısmı algı,daha önce deneyimlenmiş bir olay olduğu hissi yaratmaktadır. 


Dr. Robert Efron gibi kimi bilim insanları, dejavu’'nun iki beyin lobu arasında verinin işlenme hızındaki mikro saniyelik farklardan da kaynaklandığını ileri sürmüştür. Bir veriyle karşılaştığımızda, beynimizin sol lobu da sağ lobu da bu veriyi kendi bünyesinde işler. Ancak gelen verilerin sıralanması işi, sol beynin temporal lobunda yapılır. Normalde beyin, sol beyne doğrudan giren sinyaller ile sağ beyin üzerinden geçerek gelen sinyaller arasındaki zaman farkını (gecikmeyi) düzeltir. Yani sinyalleri senkronize eder. Ancak bunu kusursuz olarak yapamadığı zaman, sinyaller arasında senkronizasyon bozukluğu olur. Bu da dejavu algısının sebebi olabilir.


Bir diğer olası açıklama, rüyalarda oluşturulan silik anıların, gerçek hayatta benzerleri ile karşılaşmamız halinde sahte anılar yaratıyor olmasıdır. Alan Brown tarafından 2004 yılında yapılan bir çalışmada, katılımcıların %20'sinin dejavu deneyimlerinin rüyalarıyla örtüştüğü, %40'ının ise hem rüyalar hem gerçek hayattaki deneyimler ile örtüştüğü tespit edilmiştir.




Rüyalar

Bir diğer olası açıklama, rüyalarda oluşturulan silik anıların, gerçek hayatta benzerleri ile karşılaşmamız halinde sahte anılar yaratıyor olmasıdır. Alan Brown tarafından 2004 yılında yapılan bir çalışmada, katılımcıların %20'sinin dejavu deneyimlerinin rüyalarıyla örtüştüğü, %40'ının ise hem rüyalar hem gerçek hayattaki deneyimler ile örtüştüğü tespit edilmiştir.



Bilişsel Kuram

Dejavu deneyimini açıklamaya  yönelik Takashi Kusumi tarafından ortaya konan bilişsel kurama göre içinde bulunduğumuz an geçmişte yaşadığımız bir başka anıyla benzer özellikler taşıdığında iki olay arasında bağlantı kurarak sanki o anı yeniden yaşıyormuşuz hissine kapılıyoruz.  Örneğin yazın arkadaşlarınızla denize gittiğiniz zaman yediğiniz bir karpuzu 1 sene sonra aynı kişilerle tekrar karpuz yediğiniz zaman anın aynısını yaşıyormuş gibi hissedebilirsiniz. Çünkü genel bilimsel kanıya göre olayları belleğimize ortamda bulunan kişilerin özellikleri, o anda yapılan eylemler, koku, ses gibi duyusal uyaranların bütünle kodluyoruz. Gelecekte bir zamanda yaşadığımız başka bir olayın içeriği geçmiştekiyle oldukça çakıştığında da, sanki aynı ana geri dönmüşüz  gibi hissediyoruz.


Dejavu genellikle belli yer ve mekanlarla ilgilidir. Yeni bir yere seyahat edip orada yeni tecrübeler yaşamak bu hissi tetikleyebilir. Araştırmalar fazla seyahat edenlerin diğer insanlara göre daha fazla dejavu hissini yaşadığını söylüyor. 


Dejavu hissi diğer insanlara göre genç yaştaki kesimde daha fazla hissedilir. Ama bunun sayısı ayda bir den fazla değildir. 40-50 yaşına gelindiğinde bu oran yarıya iner. 60’larında ise yılda bir kez veya daha azdır. İnsanların üçte ikisinin hayatında en az bir defa dejavu yaşadığı araştırmalarla sabitlenmiştir.


Yoğun bir dejavu ,olacakları önceden görme hissi de yaratabilir. Bunun nedeni, hafıza sistemimizin geleceği öngörmemize yardımcı olan ve gerekli önlemleri almamızı sağlayan bir işlev de görmesidir. Böylelikle aynı hataları yeniden yapmamız engellenmiş olur ve gelecek adımı tahmin edebilir hale geliriz. 


Dejavu yaşamak nörolojik rahatsızlıkların habercisi midir?


Bazı insanların düşüncesine  göre dejavu şizofreni , okb gibi hastalıkların belirtisidir. Fakat bilimsel olarak hiçbir kanıt bu düşünceyi doğrulamamıştır. Dejavu yaşamak bu tarz rahatsızlıklara sahip olunduğunu göstermez. Ancak anksiyete, epilepsi ve şizofreni rahatsızlıkları olan kişilerin daha çok dejavu yaşadığı belirlenmiştir. Başka bir iddia ise çoğunlukla dejavu yaşamanın Alzheimer hastalığının habercisi olabileceğidir. Bu iddiayı destekleyen veriler kısıtlıdır. Dolayısıyla dejavu hissine kapılmakta korkacak bir şey yoktur ancak dejavu nörolojik rahatsızlıklara erken tanı konmasında yardımcı olabilir. Özellikle çocuk veya ergenlerde çok tekrar eden dejavu için doktor kontrolü önerilir.








İslam Dinine Göre Dejavu

İslamiyet'te dejavu, ruhun bedenden önce yaratılışıyla açıklanır. Ruh vücuttan önce yaratılır ve kader de vücuttan , yaratılıştan önce bellidir. Her olay Levh-i Mahfuz'a göre cereyan eder ki ezelden belli olan bu bilgiler, daha önce yaşanmış birer hatıra gibi kişinin zihninde görüntülere yol açabilir. Unutulan bir şeyin sonradan hatırlanması gibi zuhur eden bu görüntüler, Levh-i Mahfuz'daki kaderin bir delaletidir. Ancak bu reenkarnasyonla ilgili değildir. Kaderin vücuttan evvel yazıldığının, korunduğunun ve değişmez olduğunun bir göstergesidir.

İişkili Konular ve Sonuç

Sebebi her ne olursa olsun, dejavu olgusunun bilimsel izahı, bir sahtebilim olan parapsikolojinin iddia ettiği müneccimlik veya doğaüstü herhangi bir süreçle ilgili değildir. Sinirbilimsel araştırmaların her geçen gün güç kazanmasıyla, bu tip tam açıklanamamış biyolojik unsurlar da gün ışığına çıkarılmaktadır. Örneğin, kullanılan bazı ilaçların sinirler üzerindeki etkisinin, deja vu'yu arttırdığı gözlenmiştir. Dolayısıyla, yediğimiz besinlerin sinirlerimiz üzerindeki etkisi bile, bu olayları açıklayabilir. 

Bunun haricinde, konuyla ilişkili bazı diğer örnekler de vardır. Örneğin jamais vu (Fransızcada "asla görülmemiş" demektir), daha önce karşılaşmış olduğumuzdan emin olduğumuz bir durumda, kendimizi o durumla ilk defa karşılaşıyormuşuz gibi hissetme halidir. Belli dil bozukluklarında, bilinç kayıplarında ve epilepsi durumunda görülebilir. 

Presque vu (Fransızcada "dilin ucunda" anlamındadır), hepimizin sıklıkla deneyimlediği, bir şeyi hatırlamak üzere olduğumuz, kelimenin "dilimizin ucunda" olduğu ancak hatırlayamadığımız durumlar için kullanılır. Sadece görmek de değil, işitmeyle ilgili durumlarda da benzer hafıza sorunları oluşabilir. Örneğin Deja entendu (Fransızcada "zaten duyulmuş" demektir), duyduğumuz bir şeyi daha önceden duyduğumuzu düşünme ancak emin olamama halidir. Son olarak, Reja vu ise, yaşanılan bir olayın ileride tekrar yaşanacağını düşünme hissidir. Bu terimler hakkında çok fazla bilimsel araştırma yürütülmemiştir. Gelecekte yapılacak araştırmalarla, bunların sebepleri daha net olarak anlaşılabilecektir.



Dejavu konulu filmler;

-Yaşam şifresi

-Arq

-Ben ölmeden önce

-Dejavu

-Suç zamanı

-İkili oyun

-Geçmişe yolculuk 

-Kelebek etkisi 

-Ölüm günün kutlu olsun

-Özgür Jack

-Şeytan üçgeni 

-Yansıma 

-Ölümcül deney


  Dejavu yaygın görülen bir etki olduğundan dolayı dejavu hakkında birçok bilim kurgu filmi çekilmiştir. Bu filmlerin çoğu zaman kavramını işlemektedir. Geçmişe , geleceğe gitmenin asıl konu olduğu bu filmler çoğu sinemaseverin gönlünü kapmıştır. Peki siz daha önce dejavu yaşadınız mı? Dejavu konulu bir film izlediniz mi? Yorumlarda konuşalım.



Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

2023,

Eskisi gibi değiliz artık